21 MART SULTAN NEVRUZ

PİR Sultan'ım eydür, erenler cemde
Akar çeşmin yaşı her dem bu demde
Muhabbet ateşi yanar sinemde
Himmeti erince Nevruz Sultan'ın

 

NEVRUZ ve NEVRUZ GELENEĞİNDEN ÖRNEKLER

Nevruz eski Türkler'de çok eski zamanlardan beri kutlanan, İranlılar'ın "Yılbaşı" kabul ettikleri
gün, Farsça bir kelime olan "NEVRUZ" terimi ile ifade olunmaktadır. Bugün de bütün Türk toplulukları
ile Anadolu'da halk arasında bütün canlılığı ile yaşayan bayramlarımızdan biridir.
Yeni gün olarak da adlandırılan bu gün; güneşin Koç Burcu'na girdiği gece ile gündüzün eşit
olduğu gün olup milâdî 21 Mart, Rumî 9 Mart'a rastlanmaktadır.

Araplara İran'dan geçen bu âdet,
başta on iki hayvanlı Türk takviminde de görüldüğü gibi Türklerde çok eskiden beri bilinmektedir.
Türk toplulukları arasında bu bayram çeşitli adlarla anılır. Bu adlardan belli başlıları şunlardır:
"Nevruz, Noroz, Nevriz, Ergenekon Bayramı, Bozkurt, Çoğan vb."
Nevruz'a çok büyük değer veren ve kutlayan Türk boylarından belli başlıları şunlardır.
1-Kafkasya Türkleri
2-Azerbaycan Türkleri
3-Karapapaklar
4-Kazan Türkleri
5-Balkan Türkleri "Mevris" adıyla
7-Yugoslavya Türkleri
8-Toros Türkmenleri
9-Tahtacı, Demirci Türkmenleri
10-Anadolu'nun çeşitli yerleşim birimlerindeki diğer Alevî-Bektaşî toplulukları

 

Osmanlı saraylarında da Nevruz Gününün özel törenlerle kutlandığına dair elimizde bir çok
belge bulunmaktadır. Ancak bunlardan en tanınmışı 1990'lı yılların dünyada en çok satan kitapları
arasında yer alan Kenize Murat'ın "Saraydan Sürgüne "isimli kitabıdır.
A. Nevruzla İlgili Halk İnanışları:
Nevruz geleneği Araplarda yoktur. Çünkü eski Araplar ile Musevilerde yılbaşı sonbahara
rastlar. Bu bakımdan diğer Müslüman topluluklara da kutlanan bugün Türklerden geçmiştir. Nevruzla
ilgili halk arasında halen yaşayan inanışların belli başlılarını şöylece sıralayabiliriz:
a. Ulu Tanrı dünyayı gece ile gündüzün eşit olduğu Nevruz'da yarattı.
b. Hz. Ademle Havva şeytana uyup yasak edilen meyve yediklerinden Hz. Adem Serenelib
adasına, Havva ise Cidde'ye sürülmüştü, afedilişlerinde 21 Mart'ta Arafat'ta buluşturuldu.
c. İnsanların atası olarak tanınan Hz. Adem'in çamuru Nevruz günü yoğruldu.
d. Hz. Nuh'un gemisi bugün karaya kavuştu.
e. Hz. Yusuf kuyudan bugün kurtulup peygamberlik makamı verildi.
f. Hz. Musa asasıyla Kızıl Deniz'i yararak taraftarlarını kurtardı.
g.Yıldızlar küme hâlinde iken, ayrılıp kendi yörüngelerinde dönmeye başladı.
h. Hz. Muhammed'e peygamberlik bugün geldi
ı. Hz. Ali 21 Mart yani Nevruz günü dünyaya geldi.
i. Hz Ali, Hz Fatıma ile bugün evlendi.
k. Hz. Muhammed Hz Ali'yi halife ilân ettiği gün,
l. Hz. Muhammed'in son hac dönüşü "Ben kimin mevlâsıysam Ali de onun mevlâsıdır" dediği
gün,
m. Türkler'in Ergenekon'dan çıkış, dünyaya yayılış günü,
n. Kışın bitip, ilkbaharın gelişi, toprağın ve bazı canlıların uyanışı,
o. Ölülerin dirilip eğlendiği gün,
p. Yunus'un balık karnından karaya bırakılışı.
B. Türk boylarında Nevruz'un kutlanış şekilleri ve inançları:

 

Şamanî Türkler yazın gelişini 21 Mart'ta sonbaharı ise 28 Ağustos'ta kutlarlardı. 21 Mart günü
bu bayram eski Türklerde daha çok kırlarda kutlanırdı. Nevruz günü temiz giyinilir, mezarlıklar ziyaret
edilir, Nevruziye dediğimiz nefesler okunurdu.
Altaylar'da, Sibirya'da, Tatarlarda süt rakısı, kurbanlar, kaynamış yumurta ikram edilir, at
koşusu, güreş, cirit oyunu, şarkılar ve danslar yapılır, komşular ve akrabalar ziyaret edilir ziyaretlerde
genellikle kımız ikram edilir. Nevruz'da eski İran ve Türk toplulukları S/Ş ile başlayan yedi nesne
bulundururlardı sofralarında. Bunlar:
1-Şarap
2-Süt
3-Şeker
4-Sütlü tatlılar
5-Şerbet
6-Şamdan "Mum"
7-Sona "Tarak"
Bu yiyeceklerin her birinin kendi içinde sembolik anlamları vardı.

Bu sembolleri de şöyle özetleyebiliriz:

Şarap "Muhabbet ve gönül cilası"
Şeker "Refahı
Süt "Temizliği"
Sütlü tatlılar "Yaşama sevincini"
Şerbet "Serinlik ve dinlenmeyi"
Sona (Tarak) “Güzellik ve cemali"
Şamdan(Mum) "Aydınlık ve ateşe tapınmayı, kötü ruhların dağılıp ulu kişilerin
ruhlarının orada olduğuna" inanırlar.
Daha önce de belirttiğimiz gibi Osmanlı saraylarında Nevruz özel törenlerle kutlanırdı.
Müneccimbaşı yeni takvimi padişaha götürüp sunar ve ondan bir ihsan alırdı. Bu törenler
Osmanlı hanedanının yurt dışına çıkarılışına kadar saraylarda özel eğlence günleri olarak
kutlanmıştır. Yine Nevruz'da hekimbaşı da macun kaynatır, içine anber, afyon bir çok kokulu
bitkiler koyardı. Manisa "Mesir Şenlikleri" de Nevruz kutlamalarından kaynaklanmıştır.

Bu bahar ve yeni yıl bayramına Anadolu Aleviliği-Bektaşilerce çok değer verilir, bu ayda Alevî
köylerinde gençler gruplar hâlinde bütün evleri dolaşarak bayramlık toplarlar, evlere varınca
"Bayramın mübarek" derler, genellikle de evlerden torbalarına şeker, pirinç, bulgur, un, yağ, yumurta
gibi gıdalar konur, sonra bu topladıkları gıda maddelerini yoksul ve yetimlere dağıtırlar, fakirler de bu
gün Hızır uğradı, diye sevinirlerdi.

Anadolu'daki bölgelere göre bu tarih 20 Şubat ile 21 Mart arasında
gerçekleştirilir. Ayrıca bu tarihler arasında evler temizlenir, temiz giyinilir ve üç gün "HIZIR" orucu
tutulur. Tarihî nedenini tam bilmemelerine rağmen Anadolu Alevîleri bu geleneği hâlen
yaşatmaktadır.
Hızır inancı Türklerde doğrudan doğruya baharın gelmesi ile ilgili bir inançtır, havanın ve
toprağın ısınmasının mühim bir olay olduğunu ifade etmektedir, bu ısınma ile toprak uyanıp bütün
bitki ve canlılar uyanıp bereket getirecektir. Suyu temsilen "İLYAS", sıcaklığı temsilen "HIZIR" Nebiye
karşılama törenleri yapmayı âdet hâline getirmişlerdir. Özellikle üç gün süren kutlamalarda
Azerbeycanlılar buna çok inanır ve bu konu ile ilgili binlerce maniler söylerler.
Anadolu Alevîleri üç gün oruç tuttuktan sonra Hızır/İlyas Nebi'nin duasını almak ve yılın
bereketli geçmesi için bu ayda buğdaydan yapılmış kavurga ve yağlı çörek yapıp dağıtırlar.
Orta Asya Türkleri 21 Mart'ı yılbaşı bayramı olarak kabul edip, bir hafta devam
ettirmektedirler, Azerî, Kazak, Tatar, Uygur Türkleri; Anadolu ve Balkan Türkleri Nevruz geleneğini
canlı olarak günümüze kadar yaşatmışlar ve hâlen de yaşatmaktadırlar.
Bu bayramlar İran'da 13 gün sürmektedir. Kırgızlar da yılın ilk gününe "NOORUZ" adı
verilmektedir. O gün özel yemekler yerler. Özbekistan, Semerkant, Buhara, Andican'da bir hafta
devam etmektedir. Bunlara "Seyil Eğlenceleri" adı verilir.
Anadolu'da "Sultan-ı Nevruz" adıyla anılır. "Mart Dokuzu" "Mart Bozumu" adlarıyla bilinen
Nevruz, Tahtacı Türkmenlerinde 22-23 Mart'ta yaylaya çıkış sırasında kutlanır. Bugün ölülerin
yedirilip içirildiği gün olarak kabul edilir. Mezarlar ziyaret edilir, mezarın başında kahve pişirilip içilir,
sohbet edilir. Yörükler yaylalara çıkar, bir el silâh atarlar, sürüsü olan kurban kesip misafirlere ikram
eder.
Güneydoğu Anadolu'da "Sultan Narrız" adı verilir, kadınlar ayaklarına hal hal takıp oynarlar.
Diyarbakır'da Nevruz'u halk kırlarda kutlar. Kars ve çevresinde kapı dinleme, baca çizmek, taş dizmek
gibi âdetler vardır.
Edirne'de çeşitli yiyecekler hazırlanıp kırlara gidilir, İzmir yöresinde, yıl yenilendi adı verilir,
Tire ve Ödemiş yöresi ile Turgutlu'daki Bektaşîler ise Nevruz Namazı adı ile bilinen Cem yaptıktan
sonra sofra açılır, sofrada 5 beyaz yiyecek bulundurmaya özen gösterilir. Bunlar süt, yumurta, pirinç
pilâvı, tuzdur. Diğer tür yiyecekler ve içecekler konur ise de yine beyaz olmasına dikkat edilir. Nasıl ki
yeni doğan çocuğun giysileri beyaz, genç kızın gelinliği beyaz vefat eden insanın kefeni beyazdır.
Nevruzun da ebedî mutluluk, sevinç yeniden yaşam anlamındadır. Onun için Nevruz'da yeni yılın
mutlu ve sevinçli geçmesi için beyaz tercih edilmiştir.
Sivas yöresinde o gün gök gürlerse yılın bereketli geçeceğine inanılır. Tunceli çevresinde ise,
erkekler alınlarına kara sürerek su kaynaklarına gidip, orada temizlerler, dua ve ziyaretlerde
bulunurlar.

 

Günümüzde Anadolu'da Uygulanan Nevruz Erkânından

Bir Örnek:
Nevruz sabahı erkân usûlüyle meydan odasına girilir. Bütün canlar yerli yerine oturur. Erkân
uyarınca çerağlar (mum) yanar.
Mürşit (Dede):
"Bismi şah Allah

 

Allah! Ey yılları yıllara ekleyen, bizim hâlimizi en iyi hâle çevir, ey
gönüllerimizi iyiye döndürücü, ey geceleri gündüzlere çevirici, Tanrım senin dönüp dönüp saldıran
Aslanın hakkıyçün Nevruz hakkıyçün. iman ıssı kişiler ve erenlerin şahı Ali hakkıyçün isteklerimiz kabul
et! Ey dayanacağımız Tanrı Hü dost" Gülbankini okur.

 

Sonra mürşidin yanında iki çerağcı birer çerağ(mum) tutar. Bu arada bir Nevruziye okunur.

 

"Nevruziye okunurken ayağa kalkılır, sonra oturulur ve süt dağıtılır.


Sonra mürşit şu gülbankı okur:


"Bismişah Allah Allah vakitler hayır ola, hayırlar feth ola Hak erenler yıllarımızı mübarek
eyleye meydanımız şen, gönüllerimiz ruşen ola, Hak Muhammed Ali meydanımızdan soframızdan
yaren ve ihvanımızın eksikliğini göstermeye, tuttuğumuz işleri âsan ve gönüllerimizin umduklarını
ihsan eyleye.
Hazır gaip, zahir, batın, Hak erenlerin hayır himmetleri üzerimizde sayeban ola. Dervişlere
kötülük düşünen münkir, müfsit ve münafıkların boynundan Zülfikar'ı Haydarlı kerrar eksik olmaya.
Yuf münkire, lânet Yezid'e, rahmet mümine, hazır ve gaip erenlerin keremine, demine hü".


Sonra şu gülbankla son verilir:
"Bismişah, Allah Allah Tanrım suçlarımızı bağışla, kötülüklerimizi iyiliğe çevir. Hayır
isteklerimizi yerine getir. Belâları başımızdan gider.
Bizi ilahî aşkımızda ilerlet, ilahî bilgimize tertemiz idrakler sağla. İyi ahlâklar ver, kötü
huylarımızı gider. On iki imam ruhu, on dört tertemiz masum ve on yedi beli kemer kuşanmışlar,
yetmiş iki Kerbelâ çölü şehitleri ruhu hürmetine senin rızana bağlıyız, azamet-i cabbar, vahid-ül
kahhar, gülbang-i nebi-yi resul-i esrar, name-i halka-i Tevhid meydanı kırklar. Pirim Hünkar Hacı
Bektaş Veli bir yar...
Gerçekler demine ya Ali hü...


NEVRUZİYYELERDEN İKİ ÖRNEK
I
Sultan Nevruz günü cemdir erenler
Gönüller saz oldu ehl-i imanın
Cemâl yeri görüp doğru bilenler
Himmeti erince Nevruz Sultan'ın

 


Cümle eşya bugün destur aldılar
Aşk ile dîdara karşı yandılar
Erenler ceminde bade sundular
Himmeti erince Nevruz Sultan'ın
Erenler dergâhı ruşen bu günde
Doldurmuş badeyi, sunar elinde
Susuz olan kanar kendi gönlünde
Himmeti erence Nevruz Sultan'ın

 


Sultan Nevruz günü canlar uyanır
Hâl ehli olanlar nura boyanır
Muhib olan bu gün ceme dolanır
Himmeti erince Nevruz Sultan'ın

 


Pir himmet eyledi, bu gün kuluna
Cümle muhib bu gün cemde buluna
Cümle eşya konar kudret balına
Himmeti erince Nevruz Sultan'ın

 


Aşık olan canlar bu gün gelürler
Sultan Nevruz günü birlik olurlar
Hallak-ı cihandan ziya olurlar
Himmeti erince Nevruz Sultan'ın

 


PİR Sultan'ım eydür, erenler cemde
Akar çeşmin yaşı her dem bu demde
Muhabbet ateşi yanar sinemde
Himmeti erince Nevruz Sultan'ın

 

II


Gönüller şâd oldu ilkbahar geldi
Nevruz bayramına eriştik ya Hu
Çemanzar şevk ile nura bezendi
Nevruz bayramına eriştik ya Hu

 


Gelin cümle canlar birlik olalım
Arz-ı niyaz edüb dara duralım
Muhabbet bezminde zevkler bulalım
Nevruz bayramına eriştik ya Hu

 


Atlattık bu demde gamlı günleri
Eriştik sefaya sürdük demleri
Açılınca Şahın gonca gülleri
Nevruz bayramına eriştik ya Hu

 


Ehl-i Şia bu dem zevk u safada
Birbirin kutlular ehl-i vefada
Gam gitsin gönüller olsun küşâde
Nevruz bayramına eriştik ya Hu

 


Hüsnü Baba'm der ki Ali'dir şâhım
Ehl-i Beyt yolunda fedadır canım
Bunlarla kâimdir benim imanım,
Nevruz bayramına eriştik ya Hu