YUNUS EMREDEN ŞİİR ÖRNEKLERİ
İlim İlim Bilmektir
İlim ilim bilmektir
İlim kendin bilmektir
Sen kendini bilmez isen
Ya nice okumaktır
Okumaktan mânâ ne
Kişi Hakk'ı bilmektir
Çün okudun bilmez isen
Ha bir kuru emektir
Okudum bildim deme
Çok tâat kıldım deme
Eri Hak bilmez isen
Abes yere yelmektir
Dört kitabın manası
Bellidir bir elifde
Sen elifi bilmez isen
Bu nice okumaktır
Yunus Emre der hoca
Gerekse var bin hacca
Hepisinden eyice
Bir gönüle girmektir
Yunus Emre
Bana Seni Gerek Seni
Aşkın aldı benden beni
Bana seni gerek seni
Ben yanarım dün ü günü
Bana seni gerek seni
Ne varlığa sevinirim
Ne yokluğa yerinirim
Aşkın ile avunurum
Bana seni gerek seni
Aşkın âşıklar öldürür
Aşk denizine daldırır
Teselli ile doldurur
Bana seni gerek seni
Aşkın şarabından içem
Mecnun olup dağa düşem
Sensin dün ü gün endişem
Bana seni gerek seni
Sufilere sohbet gerek
Ahilere ahret gerek
Mecnunlara Leyla gerek
Bana seni gerek seni
Cennet cennet
dedikleri
Birkaç köşkle birkaç huri
Sen istiyene ver gil anı
Bana seni gerek seni
Eğer beni öldüreler
Külüm göğe savuralar
Toprağım orda çağıra
Bana seni gerek seni
Yunus'durur benim adım
Gün geçtikçe artar odum
İki cihanda maksûdum
Bana seni gerek seni
Yunus Emre
Gel Gör Beni Aşk Neyledi
Ben yürürüm yana yana
Aşk boyadı beni kana
Ne âkilem ne divane
Gel gör beni aşk neyledi
Gah eserim yeller gibi
Gah tozarım yollar gibi
Gah akarım seller gibi
Gel gör beni aşk neyledi
Ya elim al kaldır beni
Ya vaslına erdir beni
Çok ağlattın güldür beni
Gel gör beni aşk neyledi
Ben yürürüm ilden ile
Şeyh anarım dilden dile
Gurbette hâlim kim bile
Gel gör beni aşk neyledi
Mecnun oluban yürürüm
Ol yâri düşte görürüm
Uyanıp melûl olurum
Gel gör beni aşk neyledi
Miskin Yunus biçareyim
Baştan ayağa yâreyim
Dost ilinden âvâreyim
Gel gör beni aşk neyledi
Hak Cihana Doludur
Hak cihana
doludur
Kimseler Hakk'ı bilmez
Onu sen senden iste
Ol senden ayrı olmaz
Dünyaya inanırsın
Rızka benimdir dersin
Niçin yalan soylersin
Çün sen dedigin olmaz
Ahret yavlak ırakdır
Doğruluk key yırakdır
Ayrılık sarp firakdır
Hiç giden geri gelmez
Dünyaya gelen göçer
Bir bir şerbetin içer
Bu bir köprüdür geçer
Cahiller onu bilmez
Gelin tanış olalım
İşi kolay kılalım
Sevelim sevilelim
Dünya kimseye kalmaz
Yunus sözün anlarsan
Mânâsını dinlersen
Sana iy(i) dirlik gerek
Bur da kimsen kalmaz.
Ali Almış Sancağını Eline
Ali almış sancağını eline
Çekilip giderler mahşer yerine
Hasan'ı Hüseyn'i almış yanına
Ah ümmetim deyu ağlar Muhammed
Kıyamet kopıcak canlar uyanır
Kamil derviş mürşidine dayanır
Yüzün yere koymuş Hak'ka yalvarır
Ah ümmetim deyu ağlar Muhammed
Üryan olmuş yatar o zayıf tenler
Sararmış benizler söylemez diller
Mahşer yerine cem olmuş erenler
Ah ümmetim deyu ağlar Muhammed
Yunus eder gelin kadrin bilelim
Fırsat elde iken tevhid edelim
Ruhu için salavat getirelim
Ah ümmetim deyu ağlar Muhammed
Aşkın ile Aşıklar
Aşkın ile aşıklar
Yansın ya Resulullah
İçip aşkın şarabın
Kansın ya Resulullah
Şol seni seven kişi
Verir yoluna başı
İki cihan güneşi
Sensin ya Resulullah
Şol seni sevdi Subhan
Oldun kamuya sultan
Canım yoluna kurban
Olsun ya Resulullah
Aşık Yunus'un canı
Hilm-u şefaatkanı
Alemlerin sultanı
Sensin ya Resulullah
Taşdın Yine Deli Gönül
Taşdın Yine Deli Gönül
Sular gibi cağlar mısın
Aktın yine kanlı yaşım
Yollarımı bağlar mısın
Nidem elim ermez yare
Bulunmaz, derdime çare
Oldum ilimden avare
Beni bunda eğler misin
Yavi kıldım ben yoldaşı
Onulmaz bağrımın başı
Gözlerimin kanlı yaşı
Irmak olup cağlar misin
Ben toprak oldum yoluna
Sen aşırı gözedirsin
Su karşıma göğüs gerip
Taş bağırlı dağlar mısın
Harami gibi yoluma
Arkuru inen karlı dağ
Ben yarimden ayrı düştüm
Sen yolumu bağlar mısın
Karlı dağların başında
Salkım salkım olan bulut
Saçın çözüp benim içun
Yaşın yaşın ağlar mısın
Esridi YUNUS'un canı
Yoldayım, illerim hani
YUNUS düşte gördü seni
Sayru musun, sağlar mısın
Yunus Emre
Ben dert ile ah ederdim
Derdim bana derman imiş
İster idim hasret ile
Dost yanımda pinhan imiş
Nerde deyi fikrederdim
Göğe bakıp şükrederdim
Dost benim gönlüm evinde
Tenim içinde can imiş
Sanırdım kendim ayrıyım
Dost ayrıdır, ben gayriyim
Beni bu hayale salan
Bu sıfat-i hayvan imiş
İnsan sıfatı, kendi Hak
İnsan durur Hak, doğru bak
Bu insanin suretine
Cümle alem hayran imiş
Her kim o insani bile
Hayvan ise insan ola
Cümle yaratılmış kula
İnsan dahi sultan imiş
Tevhit imiş cümle alem
Tevhidi bilendir adem
Bu tevhidi inkar eden
Öz canına düşman imiş
İnsan olan buldu Hakkı
Meclis onun, odur saki
Hemen bu biçare YUNUS
Aşk ile bil ayan imiş
Bir Ben Vardır Bende
Severim ben seni candan içeri
Yolum vardır bu erkândan içeri.
Beni bende demen bende değilim
Bir ben vardır bende benden içeri.
Nereye bakar isem dopdolusun
Seni nere koyam benden içeri.
O bir dilberdürür yoktur nisâni
Nisan olur mu nisandan içeri.
Beni sorma bana bende değilim
Sûretim hoş yürür don'dan içeri.
Beni benden alana ermez elim
Kadem kimbasa sultandan içeri.
Tecelliden nâsib erdi kimine
Kiminin maksudu bundan içeri.
Kime dîdar gününden sûle deyse
Onun sû'lesi var günden içeri.
Senin aşkın beni benden aliptir
Ne sirin dert bu dermandan içeri.
Seriat, tarikat yoldur varana
Hakikat mârifet andan içeri..
Süleyman kuş dilin bilir dediler
Süleyman var Süleyman'dan içeri..
Unuttum din diyânet kaldı benden
Bu ne mezhepdürür dinden içeri..
Dinin terkedenin küfürdür işi
Bu ne küfürdür îmandan içeri..
Geçer iken Yunus sas oldu dosta
Ki kaldi kapida andan içeri....
Yunus Emre
Dolap
Dolap niçin inilersin
Derdim vardir inilerim
Ben Mevlâya âsik oldum
Anin için inilerim.
Benim adim dertli dolap
Suyum akar yalap yalap
Böyle emreylemis Çalap
Derdim vardir inilerim.
Beni bir dağda buldular
Kolum kanadım yoldular
Dolap'a lâyık gördüler
Derdim vardır inilerim.
Ben bir dağın ağacıyım
Ne tatliyim ne acıyım
Ben Mevlâya duacıyım
Derdim vardır inilerim.
Dağdan kestiler hezenim
Bozuldu türlü düzenim
Ben bir usanmaz ozanım
Derdim vardir inilerim.
Dülgerler beni yondu
Her âzam yerine kondu
Bu iniltim Hak'tan geldi
Derdim vardır inilerim.
Suyum alçaktan çekerim
Dönüp yükseğe dökerim
Görün su ben ne çekerim
Derdim vardir inilerim.
Yunus bunda gelen gülmez
Kişi muradina ermez
Bu Fânide kimse kalmaz
Derdim vardir inilerim...
Yunus Emre
Şöyle Garib Bencileyin
Acep su yerde varm'ola
Şöyle garip bencileyin
Bağrı başlı gözü yaslı
Şöyle garip bencileyin
Gezdim Urum ile Sami
Yukarı İlleri kamu
Çok istedim bulamadım
Şöyle garip bencileyin
Kimseler garip olmasın
Hasret oduna yanmasın
Hocam kimseler duymasın
Şöyle garip bencileyin
Söyler dilim ağlar gözüm
Gariplere göynür özüm
Meğer ki gökte yıldızım
Şöyle garip bencileyin
Nice bu dert ile yanam
Ecel ere bir gün ölem
Meğer ki sinimde bulam
Şöyle garip bencileyin
Bir garip olmuş diyeler
Üç günden sonra duyalar
Soğuk su ile yuyalar
Şöyle garip bencileyin
Hey Emre'm Yunus biçare
Bulunmaz derdine çare
Var imdi gez sardan sara
Şöyle garip bencileyin
Yunus Emre
Geldi Geçti Ömrüm Benim
Geldi Geçti Ömrüm Benim
Şol Yel Esip Geçmiş Gibi
Hele Bana Şöyle Geldi
Şol Göz Yumup Açmış Gibi
İşbu Söze Hak Tanıktır
Bu Can Gövdeye Konuktur
Bir Gün Ola Çıka Gide
Kafesten Kuş Uçmuş Gibi
Miskin Âdem Oğlanını
Benzetmişler Ekinciye
Kimi Biter Kimi Yiter
Yere Tohum Saçmış Gibi
Bir Hastaya Vardın İse
Bir İçim Su Verdin İse
Yarın Orda Karşı Gele
Hak Şarabın İçmiş Gibi
Dost
Ben dost ile dost olmuşsam
Kimseler dost olmaz
bana
Münkirler bakar
gülüşür
Selam dahi vermez bana
Ben dost ile dost olayım
Ölmez evvel öleyim
Canimi kurban vereyim
Dünya baki kalmaz bana
Ben aşıkı biçareyim
Baştan aşağı yareyim
Ben bir deli divaneyim
Aklim da yar olmaz bana
Kimseler bilmez halimi
Aşk odu yaktı canimi
Seçmezem soldan sağımı
Namusu" ar olmaz bana
Sanurlar ki ben deliyim
Ben dost bağı
bülbülüyem
Mevla'nin kemter kuluyem
Kimse baha saymaz bana
Bülbül olu ben oterim
Dost bahçesinde
biterim
Gül alırım satarım
Bağu ban olmaz bana
Dervis Yunus nice diyem
Ben bu cani terk idem
Yan yana DOSTA GIDEM
Perde hicap olmaz bana
Erenler Bir Denizdür
Erenler bir
denizdür
Âşık gerek dalası
Bahri gerek denizden
Girüp gevher alası
Gine biz bahri olduk
Denizden gevher alduk
Sarraf gerek gevherün
Kıymetini bilesi
Muhammed Hakk'ı bildi
Hakk'ı kendüde gördi
Cümle yerde Hak hâzır
Göz gerekdür göresi
Âlimler kitab düzer
Karayı aka yazar
Gönüllerde yazılur
Bu
kitabun sûresi
Bir nazarda kalmayalım
Gel dosta gidelim gönül
Hasret ile ölmeyelim
Gel dosta gidelim gönül
Terk edelim il ü şarı
Dost için kılalım zârı
Ele getirelim yâri
Gel dosta gidelim gönül
Bu dünyaya kalmayalım
Fânidir aldanmayalım
Bir iken ayrılmayalım
Gel dosta gidelim gönül
Kılavuz olgıl sen bana
Gönülelim dosttan yana
Bakmayalım önden sona
Gel dosta gidelim gönül
Ölüm haberi gelmeden
Ecel yakamız almadan
Azrâil hamle kılmadan
Gel dosta gidelim gönül
Gerçek erene varalım
Hakk'ın haberin soralım
Yunus Emre'yi alalım
Gel dosta gidelim gönül
Bir Kez Gönül Yıkdın
İse
Bir kez gönül yıkdın ise
Bu kıldığın namaz değil
Yetmiş iki millet dahi
Elin yüzün yumaz değil
Hani erenler geldi geçdi
Bunlar yardu kaldı göçdü
Pervaz urup Hakk'a uçdu
Hümâ kuşudur kaz değil
Yol oldur ki doğru vara
Er oldur alçakda dura
Göz oldur ki Hakk'ı göre
Yüceden bakan göz değil
Doğru yola gittin ise
Er eteğin tuttun ise
Bir hayır da ettin ise
Birine bindir az değil
Yunus bu sözleri çatar
Sanki balı yağa katar
Halka metâların satar
Yükü cevrherdir tuz değil
Aşk
İşidin ey yârenler
Kıymetli nesnedir aşk
Değmelere bitinmez
Hürmetli nesnedir aşk
Dağa düşer kül eyler
Gönüllere yol eyler
Sultanları kul eyler
Hikmetli nesnedir aşk
Kime kim vurdu ok
Gussa ile kaygu yok
Feryad ile âhı çok
Firkatli nesnedir aşk
Denizleri kaynatır
Mevce gelir oynatır
Kayaları söyletir
Kuvvetli nesnedir aşk
Miskin Yunus neylesin
Derdin kime söylesin
Varsın dostu toylasın
Lezzetli nesnedir aşk
Yunus Emre
Benim bunda kararım yok
Ben gine gitmeğe geldim
Bezirgânım metâım çok
Alana satmağa geldim
Ben gelmedim dâv'i için
Benim işim sevi için
Dostun evi gönüllerdir
Gönüller yapmağa geldim
Dost esrüğü deliliğim
Âşıklar bilir neliğim
Değşürüben ikiliğim
Birliğe yetmeğe geldim
Yunus Emre
Ol dost
bize gelmez ise
Ben dosta girü varayın
Çekeyin cevr ü cefâyı
Dost yüzin görüvireyin
Sermaye bir avuç toprak
Anı dahı aldı bu aşk
Ne sermaye var ne dükkân
Bazara neye varayın
Kurılmışdur dost dükkanı
Dost içine girmiş gezer
Günahum çok gönlüm sizer
Ben dosta çok yalvarayın
Gönlüm eydür dost benümdür
Gözüm eydür dost benümdür
Gönlüm eydür göze sabr it
Bir dem haberin sorayın
Hak nazar kılduğı cana
Bir göz ile bakmak gerek
Ana kim ol nazar kıla
Ben anı nice yireyin
Yunus
Emre
Gözüm seni görmek için
Elim sana ermek için
Bugün canım yolda kodum
Yarın seni bulmak için
Bugün canım yolda koyam
Yarın ivâzın veresin
Arz eyleme uçmağını
Hiç arzum yok uçmağ için
Bana uçmak ne gerekmez
Hergiz gönlüm ona bakmaz
İşbu benim zârılığım
Değüldürür bir bağ için
Uçmağ uçmağım dediğin
Müminleri yeltediğin
Vardır ola birkaç hûri
Hevesim yok uçmağ için
Sûfilere ver sen onu
Bana seni gerek seni
Hâşâ ben terk edem seni
şol bir ala çardağ için
Hak bir gönül verdi bana
Ha demeden hayran olur
Bir dem gelir şâdî olur
Bir dem gelir giryan olur
Bir dem sanasın kuş gibi
şol zemherî olmuş gibi
Bir dem beşâretten doğar
Hoş bağ ile bostan olur
Bir dem gelir söyleyemez
Bir sözü şerh eyleyemez
Bir dem dilinden dür döker
Dertlilere derman olur
Bir dem çıkar arş üzere
Bir dem iner taht-es-serâ
Bir dem sanasın katredir
Bir dem taşar umman olur
Miskinlikte buldular
Kimde erlik var ise
Merdivenden ittiler
Yüksekten bakar ise
Bir gönül yıkar isen
Ak sakallu pir hoca
Bilinmez hâli nice
Emek yimesün hacca
Bir gönül yıkar ise
Sağır işitmez sözü
Gece sanır gündüzü
Kördür münkirin gözü
Âlem münevver ise
Gönül Çalab'ın tahtı
Gönüle Çalab baktı
İki cihan bedbahtı
Kim gönül yıkar ise
Sen sana ne sanırsan
Ayruğa da onu san
Dört kitabın mânâsı
Budur eğer var ise
Bildik gelenler geçmiş
Konanlar geri göçmüş
Aşk şarabından içmiş
Kim mânâ duyar ise
Yok yere geçirdim günü
Ah nideyim ömrüm seni
Seninle olmadım gani
Ah nideyim ömrüm seni
Geldim ve geçtim bilmedim
Ağlayıp gussa yemedim
Senden ayrilam demedim
Ah nideyim ömrüm seni
Hayrım serim yazılacak
Ömrüm ipi üzülecek
Suret benden bozulacak
Ah nideyim ömrüm seni
Gidip geri gelmiyesin
Gelip beni bulmayasın
Bu benliği sermayesin
Ah nideyim ömrüm seni
Hani sana güvendiğim
Güveni ben yuvandığım
Kaldı külli kazandığım
Ah nideyim ömrüm seni
Miskin YUNUS gideceksin
Acep sefer edeceksin
Hasret ile kalacaksın
Ah nideyim ömrüm seni
Niçe bir besleyesin
Bu kaddile kameti
Düştün dünya zevkine
Unuttun kıyameti
Düriş kazan ye yedir
Bir gönül ele getir
Yüz Kâbe'den yeğrektir
Bir gönül ziyareti
Uslu değil delidir
Halka sâlûsluk satan
Nefsin müslüman etsin
Var ise kerameti
Bir sâkiden
içdük şarab
Arşdan yüce meyhanesi
Bir kadehden esrimişüz
Canlar anun peymânesi
Ol meclis kim bizde vardur
Anda ciğer kebab olur
Ol şem'a kim bizde yanar
Ay u güneş pervanesi
Yunus bu cezbe sözlerin
Cahillere söylemegil
Akıl kâmil olan kişi
Bu mâ'niye inanası
Mülk-ü bekadan gelmişem
Fâni cihanı neylerem
Ben dost cemalin görmüşem
Hûr-i cinanı neylerem
Vahdet meyinin cür'asın
Mâşuk elinden içmişem
Ben dost kokusun almışam
Misk i reyhanı neylerem
İsa gibi yeri koyup
Gökleri seyran eylerem
Musayı didar olmuşam
Ben "len terani" neylerem
İsmail'in Hak yoluna
Canımı kurban eylerem
Çünki bu can kurban sana
Koç kurbanı ben neylerem
Aşık Yunus mâşuk ile
Vuslat bulunca mest olur
Ben şişeyi vurdum taşa
Namus u ârı neylerem
Düşdi Önüme Hubbü'l Vatan
Gidem Hey Dost Diyü Diyü
Anda Varan Kalur Heman
Kalam Hey Dost Diyü Diyü
Halvetlerde Meşgul Olam
Dâim Açılam Gül Olam
Dost Bağında Bülbül Olam
Ötem Hey Dost Diyü Diyü
Şol Bir Beş On Arşun Bizi
Kefen İdeler Eğnüme
Dökem Şol Dünya Tonların
Geyem Hey Dost Diyü Diyü
Mecnun Oluban Yüriyem
Yüce Dağları Büriyem
Mum Olubanı Eriyem
Yanam Hey Dost Diyü Diyü
Günler Geçe Yıl Çevrile
Üstüme Sinlem Obrıla
Ten Çüriye Toprak Ola
Tozam Hey Dost Diyü Diyü
Yunus Emre Var Yolına
Münkirler Girmez Yolına
Bahri Olup Dost Göline
Dalam Hey Dost Diyü Diyü
Mâ'nî evine dalduk
Vücud seyrini kılduk
İki cihan seyrini
Cümle vücudda bulduk
Bu çizginen gökleri
Taht-es-serâ yirleri
Yetmiş bin hicabları
Cümle vücudda bulduk
Yedi yir yedi göği
Dağları denizleri
Uçmağıla tamuyı
Cümle vücudda bulduk
Gice ile gündüzi
Gökte yidi yılduzı
Levhde yazılı sözi
Cümle vücudda bulduk
Musi ağduğı Tûr'ı
Yohsa Beytü'l-ma'mûrı
İsrâfil çalan sûrı
Cümle vücudda bulduk
Tevrat ile İncil'i
Furkan ile Zebur'ı
Bunlardağı beyanı
Cümle vücudda bulduk
Bu dem yüzüm süreduram
Her dem ayum yeni toğar
Her dem bayramdurur bana
Yayum kışum yenibahar
Benüm ayum ışığına
Bulutlar gölge kılmaya
Hiç gedilmez toluluğı
Nûrı yirden göğe ağar
Anun nûrı karanuyı
Sürer gönül hücresinden
Pes karanulık nûrıla
Bir hücreye nite sığar
Ben ayumı yirde gördüm
Ne isterem gökyüzinde
Benüm yüzüm yirde gerek
Bana rahmet yirden yağar
N'ola Yunus sevdiyise
Çoktur Hakk'ı seviciler
Sevenleri köyer didi
Anunıçun boyun eğer
Can bir ulu kimsedür
Beden anun atıdur
Her ne lokma yirisen
Bedenin kuvvetidür
Ne denlü yirisen çok
Ol denlü yürisen tok
Cana hiç ıssı yok
Hey suret maslahatıdur
İnayetdur anun işi
Anlamaz değme bir kişi
Bilgil ki bu hümâ kuşı
Âşıklarun devletidür
Yunus Emre
Divaneler, divaneler
Durun durun aşka sela
Aşk esriği mestaneler
Durun durun aşka sela
Mest-i elestler kandaksız
Mestane mestler kanatsız
Saki duruptur canaksiz
Durun durun aşka sela
Merdaneler merdaneler
Erlik demi bu gündurur
Bas veruben can terkini
Vurun vurun aşka sela
Ey nice hamle idelim
İşbu fenadan gidelim
Binin binin sevk atalım
Surun surun aşka sela
Muhabbet yoluna girip
Aşktan dava kılan kişi
Tan eylemiş asıklara
Görün görün aşka sela
Akıl ne bilir aşkı kim
Mağrur oluptur aklına
Aşkı bu gün bu YUNUS'a
Sorun sorun aşka sela
Yunus Emre
Deniz oldu birkaç kadeh,
Susaslıgım kanmaz benim
İniltilerim kesilmez,
Gözüm yaşı dinmez benim
Gel varalım bizim ile,
Ki giresin bahçelere
Daim öter bülbülleri,
Gülistanım solmaz benim
Bizim ilin bahçeleri,
Daim tazedir gülleri
Ma'muredurur bostanım,
Ağyar gülüm üzmez benim
Mansur kadehin nice kez
Ma'suka sundu elime
Dört yanımda od vurdular,
Kimse halim bilmez benim
Yana yana kul oluban
Sen ma'sukanin yolunda
Günde bin kez yanar isem
Dosttan yüzüm dönmez benim
Canım askın kulunğune
Ferhat olup tuttum başım
Daim dağları keserim,
Şirinim hiç sormaz benim
Yunus eydur, ey sultanim,
Aşkın ile yandı canım
Gel kılar isen dermanım,
Artık canım ölmez benim
Yunus Emre
Gönüller Yapmaya Geldim
Benim burda kararım yok
Ben burdan gitmeye geldim
Bezirganim, metaim çok
Alana satmaya geldim
Ben gelmedim davi için
Benim isim sevi için
Gönüller dost evi için
Gönüller yapmaya geldim
Dost esriği deliliğim
Asıklar bilir neliğim
Devsiriben ikiliğim
Birliğe yetmeye geldim
O hocamdır, ben kuluyum
Dost bahçesi bülbülüyüm
O hocamın bahçesine
Şad olup ötmeye geldim
Burda bilis olan canlar
Orda bilisirler imiş
Bilisiben hocam ile
Halim arz etmeye geldim
Siz YUNUS'tan sorun haber
Dost kanda ise anda var
Haberi gel gör benden al
Ben onu görmeye geldim
Yunus Emre
Çıkdum erik dalına
Anda yidüm üzümi
Bostan ıssı kakıyup
Dir ne yirsin kozumı
Agrılık yaptı bana
Bühtan eyledim ana
Çerçi de geldi eydür
Kanı aldın kızumı
Kerpiç koydum kazana
Poyrazıla kaynatdum
Nedür diyü sorana
Bandum virdüm özini
İplik virdüm çulhaya
Sarup yumak itmemiş
Becid becid ısmarlar
Gelsün alsun bezini
Bir serçenin kanadın
Kırk katıra yükledüm
Çift dahı çekemedi
şöyle kaldı kazanı
Bir sinek bir kartalı
Salladı urdı yire
Yalan değül gerçekdür
Ben de gördüm tozını
Bir küt ile güreşdüm
Elsüz ayağum aldı
Güreşip basamadum
Köyündürdü özümi
Kaf dağından bir taşı
şöyle atdılar bana
Öğlelik yola düşdi
Bozayazdı yüzümi
Balık kavağa çıkmış
Zift turşusın yimeğe
Leylek koduk toğurmış
Baka şunun sözini
Gözsüze fisıldadum
Sağır sözüm işitmiş
Dilsüz çağırup söyler
Dilümdeki sözümi
Bir öküz boğazladum
Kakıldum sere kodum
Öküz ıssı geldi eydür
Boğazladun kazumı
Bundan da kurtulmadum
N'idesini bilmedüm
Bir çerçi geldi eydür
Kanı aldun gözgümi
Tospağaya sataşdum
Gözsüz sepek yoldaşı
Sordum sefer kancaru
Kayseri'ye azimi
Yunus bir söz söyledün
Hiçbir söze benzemez
Münâfiklar elinden
Orter mâ'nı yüzini
Yunus Emre
Yar yüreğüm yar
Gör ki neler var
Bu halk içinde
Bize güler var
Bu yol uzakdur
Menzili çokdur
Geçidi yokdur
Derin sular var
Girdük bu yola
Işkıla bile
Gurbetlik ile
Bizi salar var
Her kim merdâne
Gelsün meydana
Kalmasun cana
Kimde hüner var
Yunus sen bunda
Meydan isteme
Meydan içinde
Merdâneler var
Yunus Emre
Anma(z) mısın şol günü sen
Gözün nesne görmez ola
Düşe suretin toprağa
Dilin haber vermez ola
Çün Azrâil ine tuta
Issı kılmaz ana ata
Kimse döymez o heybete
Halktan meded ermez ola
Oğlan gider danışmana
Salâdır dosta düşmana
Sonra gelmek peşîmâna
Sana ıssı kılmaz ola
Evvel gele şol yuyucu
Ardınca şol su koyucu
İletip kefen sarıcı
Bunlar hâlin bilmez ola
Ağaç ata bindireler
Sinden yana göndereler
Yer altına indireler
Kimse ayruk görmez ola
Üç güne dek oturalar
Hep işini bitireler
Ol dem dile getireler
Ayruk kimse anmaz ola
Yunus miskin bu öğüdü
Sen sana versen yeğ idi
Bu şimdiki mahlukata
Öğüt ıssı kılmaz ola
Yunus Emre
Yer yüzünde gezer idim
Uğradım milketler yatur
Kimi ulu kimi kiçi
Key kuşağı berkler yatur
Kimi yiğit kimi koca
Kimi vezir kimi hoca
Gündüzleri olmuş gece
Bunculayın çoklar yatur
Doğru varırdı yolları
Kalem tutardı elleri
Bülbüle benzer dilleri
Danışman yiğitler yatur
Ulu kiçi ağlaşmışlar
Server yiğitler düşmüşler
Baş ucunda yay sımışlar
Kırıluban oklar yatur
Atlar izi tozulu
Önleri tabıl-bazulu
İle güne hükmü yaz(ı)lı
şu muhteşem beğler yatur
Yunus Emre
Ömrüm beni sen aldadın
Ah n'ideyim ömrüm seni
Beni deprenimez kodun
Ah n'ideyim ömrüm seni
Benim derdim hey sen idin
Canım içinde can idin
Hem sen bana sultan idin
Ah n'ideyim ömrüm seni
Gönlüm sana eğler idim
Gül deyüben yiyler idim
Garipseyip ağlar idim
Ah n'ideyim ömrüm seni
Gider imiş bunda gelen
Dünya işi cümle yalan
Ağlar ömrüm yavı kılan
Ah n'ideyim ömrüm seni
Hayrım şerrim yazılısar
Ömrüm ipi üzüliser
Gidip suret bozulısar
Ah n'ideyim ömrüm seni
Bari koyuban kaçmasan
Göçgüncü gibi geçmesen
Ölüm şarabın içmesen
Ah n'ideyim ömrüm seni
Bir gün ola sensiz kalam
Kurda kuşa öyün olam
Çürüyüben toprak olam
Ah n'ideyim ömrüm seni
Miskin Yunus bilmez misin
Yoksa nazar kılmaz mısın
Ölenleri anmaz mısın
Ah n'ideyim ömrüm seni
Yunus Emre
Ey yarenler, ey kardaşlar
Ecel ere olum bir gün
İslerime pişman olup
Kendi özüme gelem bir gün
Yanlarıma kona elim
Söz söylemez ola dilim
Karşıma gele amelim
Nettim ise görem bir gün
Oğlan diğer danişmana
Seladır dosta düşmana
Sol dört tekbir namaz ile
Dahi tamam kılam bir gün
Beş karış bezdurur donum
Yılan çıyan yiye etim
Yıl gece obrula sinim
Unutulup kalam bir gün
Basıma dikeler hece
Ne erte bilem ne gece
Alemler umudu hoca
Sana ferman olam bir gün
Yunus Emre sen bu sözü
Dahi tamam etmemişin
Tek yürüyeyim neyleyim
Üstadıma gelem bir gün
Yunus Emre
Ben bunda seyr eder iken
Aceb sırra erdim ahî
Bir siz dahı sizde görün
Dostu bende gördüm ahî
Bende baktım bende gördüm
Benim ile ben olanı
Suretime can vereni
Kimdiğini bildim ahî
İsteyüben bulımazam
Ol ben isem ya ben hani
Seçemedim ondan beni
Bir kezden ol oldum ahî
Değme bir yol kandan bana
Dağılmayam değme yana
Kutlu oldu seferim
Hoş menzile erdim ahî
Münkir kişi duymaz bunu
Dertlilerin sezer canı
Ben aşk bağı bülbülüyem
Ol bahçeden geldim ahî
Mansur idim ben ezelde
Onun için geldim bunda
Yak külümü savur göğe
Ben "Ene'l-Hak" oldum ahî
Mun'im oldum yoksul iken
Benüm oldu kevn ü mekan
Yirden göğe mağrıp maşrık
Yire göğe doldum ahî
Nitekim ben beni buldum
Bu oldu kim Hakkı buldum
Korkum anı buluncadı
Korkudan kurtuldum ahî
Yunus
Emre
İsteridüm Allah'ı
Buldumısa ne oldı
Ağlarıdum dün ü gün
Güldümise ne oldı
Erenler meydanında
Yuvarlanur tup idüm
Padişah çevgânında
Kaldumısa ne oldı
Erenler sohbetinde
Deste kızıl gül idüm
Açıldum ele geldüm
Soldumısa ne oldı
Alimler ulemalar
Medresede buldıysa
Ben harâbat içinde
Buldumısa ne oldı
Yunus Emre
Yandı yüreğüm dutuşdı
Bağrum ciğerüm kebabdurur
Aşıklarun şerbetleri
Bu derdüme sebebdurur
Bir niçeleri aşk düzer
Bir niçeleri aşk bozar
Bir niçeler esrük gezer
Eyle kim var harabdurur
Aşkıla çalındı kalem
Aşka yesirdurur âlem
Âşıklar arasında
Cebreil dahı hicabdurur
Medreseler müderrisi
Okumadılar bu dersi
şöyle kaldılar âciz
Bilmediler ne babdurur
Azâzil dâ'vi kıldı
Dâ'visi yalan oldı
Yalan dâ'vi kılanun
Pes cezası azabdurur
Ölmez aşk bilişleri
Esrük meclis hoşları
Dâim bunlarun işi
Çeng ü şeşte rebabdurur
Yunus imdi miskin ol
Hem miskinlere kul ol
Zîre miskin olanları
Arzulayan Çalabdurur
Yunus Emre
Herkime kim dervişlik bağışlana
Kalpı gide pâk ola gümüşlene
Nefesinden miskile anber düte
Budağından il ü şar yimişlene
Yaprağı hem dertlüye derman ola
Gölgesinde çok hayırlar işlene
Âşıkun gözi yaşı hem göl ova
Ayağından saz bitüp kamışlana
Cümle şair dost bağçesi bülbüli
Yunus Emre orada dürraçlana
Yunus Emre
Gelin ey kardeşler gelin
Bu menzil uzağa benzer
Nazar kıldım şu dünyaya
Kurulmuş tuzağa benzer
Bir Pir'in eteğin tuttum
"Ana beni" deyip gittim
Nice yüz bin günah ettim
Her biri de bir dağa benzer
Cağla Derviş Yunus cağla
Sen özünü Hakk'a bağla
Ağlar isen haline ağla
Erdem vefa yoğa benzer
Yunus Emre
Haber Eylen Âşıklara
Aşka Gönül Veren Benem
Aşk Bahrisi Olubanı
Denizlere Dalan Benem
Deniz Yüzünden Su Alıp
Sunuverirem Göklere
Bulutlayın Seyran Edip
Arşa Yakın Varan Benem
Gördüm Diyen Değil Gören
Bildim Diyen Değil Bilen
Bilen Oldur Gösteren Ol
Aşka Yesir Olan Benem
Sekiz Uçmak Âşıklara
Köşk Ü Saraydır Bilene
Musileyin Hayran Olup
Tur Dağında Kalan Benem
Deli Oldum Adım Yunus
Aşk Oldu Bana Kılavuz
Hazrete Değin Yalınız
Yüz Sürüyü Varan Benem
Yunus Emre
Evvel benem ahir benem
Canlara can olan benem
Azup yolda kalmışlara
Hâzır meded iren benem
Düş döşedüm bu yerleri
Çöksü urdum bu dağları
Sayvân eyledüm gökleri
Girü dutup duran benem
Dahı aceb âşıkları
Ikrâr u din iman oldum
Halkun gönlinde küfrile
İslâmıla iman benem
Halk içinde dirlik düzen
Bu üstine kara dizen
Dört kitabı toğru yazan
Ol yazılan Kur'an benem
Yunus değül bunı diyen
Kendüliğidir söyleyen
Kâfir olur inanmayan
Evrel âhir heman benem
Yunus Emre
Hiç bilmezem kezek kimün
Aramuzda gezer ölüm
Halkı bostan idinmişdür
Diledüğin üzer ölüm
Bir nicenün belin büker
Bir nicenün yaşın döker
Bir nicenün mülkin yıkar
Var gücini üzer ölüm
Yiğidi koca olınca
Komaz kendüyi bilince
Birini koyup gülince
Gözlerini süzer ölüm
Yunus Emre
Gelin gidelim,
Allah yoluna
Feryat edelim,
Allah yoluna
Bir yılı bir gün
Gelecek o gün
Süregel yüzün,
Allah yoluna
Derdine düşme,
Yolundan şaşma
Hiç Şerlik koşma,
Allah yoluna
Yunus'un sözü,
Kul olmuş özü
Kanalar gozu,
Allah yoluna
Yunus Emre
Ben bir acep ile geldim
Kimse halim bilmez benim
Ben söylerem, ben dinlerem
Kimse dilim bilmez benim
Benim dilim kus dilidir
Benim ilim dost ilidir
Ben bülbülüm, dost gülümdür
Bilin, gülüm solmaz benim
O dost, bana gelsin demiş
Sundum kadeh, alsın demiş
Aldım kadeh, içtim şerap
Artık gönlüm ölmez benim
Ne durum var, ne durağım
Bir yerde yoktur kararım
Hakk'a münacat etmeğe
Belli yerim yoktur benim
Sor durduğum yeri bana
Gelirsen gösterem sana
Bir zerrece Hak'tan ayri
Gözüm nesne görmez benim
Tur dağında bir tecelli
Gör Musa'ya neler kildi
YUNUS eydur Hak katında
Sözüm geri kalmaz benim
Yunus Emre
İşbu gönül bir kaledir
Akıl içinde sultan
Bu gönül bir hazinedir
Aşkı tutmuş bekler anı
Akıl bastan başa ürür
Nazar gözden baka durur
Akıl gönül icre durur
Ol uc haslet bekler ani
Akıl taht eyledi başı
Söyle bilir her bir isi
Dünya icre akıl kişi
Kimseye değmez ziyanı
Niçin Ağlarsın Bülbül Hey
Sen burda garip mi geldin
Niçin ağlarsın bülbül hey
Yorulup iz mi yanıldın
Niçin ağlarsın bülbül hey
Karlı dağlardan mı aştın
Derin irmekler mı geçtin
Yarinden ayrı mı düştün
Niçin ağlarsın bülbül hey
Hey, ne yavuz inilersin
Benim derdim yenilersin
Dostu görmek mi dilersin
Niçin ağlarsın bülbül hey
Kal'ali şehir mi yıkıldı
Ya nam-u arin mi kaldı
Gurbette yarin mi kaldı
Niçin ağlarsın bülbül hey
Gülistanlarda yaylarsın
Taze gülleri yiylarsın
Yavlak zarilik eylersin
Niçin ağlarsın bülbül hey
Uykudan gözüm uyandı
Uyandı kana boyandı
Yandı sol yüreğim yandı
Niçin ağlarsın bülbül hey
Ne oldu şu Yunus'a noldu
Askın deryasına daldı
Yine baharistan oldu
Niçin ağlarsın bülbül hey
Yunus Emre
Bu Dünyaya İnanma
Gelin bir nazar eylen
Noldu cihan içinde
Niceler toprak oldu
Bu az zaman içinde
O taze güller soldu
Bülbüller ötmez oldu
Ata, ana zar oldu
Kaldı zindan içinde
Canları oda yandı
Kuzuların kurt aldı
Ardınca baka kaldı
Zar-u figan içinde
Ey nice yarenleri
Hasret kaldı canları
Meğer ki buluşalar
Yarın cinan içinde
O ipek don geyenler
Hiç toz kondurmayanlar
Çürüyüp toprak olmuş
Tenler kefen içinde
O gözler ve o kaslar
O inci gibi dişler
O tenler ve o saclar
Yılan, çıyan içinde
Kamu çürümüş eller
O dudak ve o diller
O sevgili oğullar
Kalmış toprak içinde
Bu dünyaya inanma
Vefasın bulam sanma
Ömrün veren ziyana
Çoğu pişman içinde
Dünyayı bi-vefa bil
Aç gözünü yarağ kil
Sen dahi olursun bil
Kalma guman içinde
Yunus söyle sözünü
Yavi kil kendozunu
Ağardı-gör yüzünü
Koma firak içinde
Yunus Emre
Bir karardan durmayalım
Gel gidelim dosta gönül
Hasretinden yanmayalım
Gel gidelim dosta gönül
Kılavuz ol gönül bana
Gel gidelim yardan yana
Canım kurbandır canana
Gel gidelim dosta gönül
Kara haberin almadan
Can bedenden ayrılmadan
Azrail bizi bulmadan
Gel gidelim dosta gönül
Gerçek murada varalım
Yarin hatırın soralım
Yunus Emre'yi alalım
Gel gidelim dosta gönül
Yunus Emre
Ben Bu Cani Canana
Ben bu cani canana
Kurban etsem gerektir
Dost aşkını sineme
Mihman etsem gerektir.
Mest ede askı beni
Bırakıp akli cani
Geçip kevn ü mekânı
Seyran etsem gerektir.
Yürüyem an'dan yana
Zerre'yem kândan yana
Yâni cânandan yana
Cevlân etsem gerektir.
Bulunca ben ol cani
Nideyim adı sanı
Aşk dârında ben beni
Berdâr etsem gerektir.
Sen ey Yunus'un cani
Olsun Dost'un kurbânı
Bilip sırrı nihâni
Âyan etsem gerektir...
Yunus Emre
Söylenilen Bir Kelamı
Söylenilen bir kelamı
İşittiğinde pek dinle
Sözü doğru anlamayıp
Birkaç laf ta sen katmagil
Yunus Emre
O can haçan
olüser
Sen ona can
olasın
Ölmüş gönül
dirile
Orda ki sen olasın
Olmeklik
dirlik ola
Ölümsüz dirlik
bula
Ölmüş gönül
dirile
Dermanı sen olasın
Sen olduğun
gönüller
Her dem canin
yeniler
Bunlardır
ölmeyenler
Hekimi sen olasın
Sen olduğun makamda
Adil, dad olur anda
Güç olmaz o divanda
Sultani sen olasın
Can bedenden uçacak
Menzilinden göçücek
O cihana geçicek
Göze ayan olasın
Tozunu yel almaya
Bir zerre irilmaya
Aşık cani ölmeye
Meşuku sen olasın
YUNUS sen aşık isen
Aşka muvafık isen
Korkma ulaşık isen
Ne olursan olasın
Yunus Emre
Kerem it bir beri bak rikab yüzünden bırak
Ayun öndördi misin balkurur yüz ü yanak
Sıratın arılığı bulgur u nohud gibi
İki kaşun ay alnun genç aya virür sabak
Kangı bir nesneni ki dil nice şerh eylesün
İlâhî sen beklegil yavuz gözlerden ırak
Boyun yuvuk boyından hiç fark eyleyemedüm
Gümâna viren beni küpeli iki kulak
Yunus Hak tecellisin senün yüzünde gördi
Çare yok ayrılmağa çün sende göründi Hak
Yunus Emre
Söylememek Harcısı Söylemegin
Hasıdır
Söylememek harcısı söylemegin hasıdır
Söylemegin harcısı gönüllerin pasıdır
Gönüllerin pasını ger sileyim der isen
şol sözü söylegil kim sözün hulâsasıdır
Cümle yaradılmışa bir göz ile bakmayan
Halka müderris ise hakikatte âsidir
şer' ile hakikatin şerhini eydem işit
şeriat bir gemidir hakikat deryasıdır
Ol geminin tahtası her nice muhkem ise
Deniz mevc urucağız onu uşadasıdır
Bundan içeri haber işit eydeyim ey yâr
Hakikatin kâfiri şer'in evliyasıdır
Biz tâlib-i ilmleriz aşk kitabın okuruz
Çalap müderris bize aşk hod medresesidir
Yunus Emre
Ne Söylerler Ne Bir Haber
Verirler
Yalancı dünyaya konup göçenler
Ne söylerler ne bir haber verirler
Üzerinde türlü otlar bitenler
Ne söylerler ne bir haber verirler
Kiminin başında biter ağaçlar
Kiminin başında sararır otlar
Kimi masum kimi güzel yiğitler
Ne söylerler ne bir haber verirler
Toprağa gark olmuş nazik tenleri
Söylemeden kalmış tatlı dilleri
Gelin duadan unutman bunları
Ne söylerler ne bir haber verirler
Kimisi dördünde kimi beşinde
Kimisinin tâcı yoktur başında
Kimi altı kimi yedi yaşında
Ne söylerler ne bir haber verirler
Kimisi bezirgân kimisi hoca
Ecel şerbetini içmek de güç a
Kimi ak sakallı kimi pir koca
Ne söylerler ne bir haber verirler
Yunus der ki gör takdirin işleri
Dökülmüşler kirpikleri kaşları
Başları ucunda hece taşları
Ne söylerler ne bir haber verirler
Yunus Emre
Ey Dervişler, Ey Kardaşlar
Ey dervişler,
ey kardaşlar
Ne acep derdim var
benim
Mecnun olmuş der
görenler
Ne acep derdim var
benim
Derviş olan ar
eylemez
Aşık olan zar
eylemez
Hekimler tımar
eylemez
Ne acep derdim var
benim
Deryanın mevci
çağladı
Hasret yüreğimi
dağladı
Halim görenler
ağladı
Ne acep derdim var
benim
Derdine düştüm
Mevlanın
Avarasiyim
sevdanın
Mevci yenilmez
deryanın
Ne acep derdim var
benim
Aşık Yunus
düştün gine
Düştün hemen aşk
derdine
Girdin hakikat
yurduna
Ne acep derdim var
benim
Yunus
Gururlanma öleceksin,
Dar kabire
gireceksin,
Hakka cevap
vereceksin,
Dilin dönmez olur bir
gün!
Derviş Yunus
der bu işi,
Hak yolun' koyalım
başı,
Kunfe yekun dağı
taşı,
Birbirine katar bir
gün!
Yunus Emre
Biz kime âşıksavuz âlemler ana âşık
Kime değül diyelüm bir kapudur bir tarik
Biz neyi seversevüz maşûka anı sever
Dostumuzun dostına yad endişe ne lâyık
Sen gerçek âşıkısan dostun dostına dost ol
Bu halde kalurısan dosta değül yaraşık
Yetmiş iki millete kurban ol âşıkısan
Tâ âşıklar safında tamam olasın sadık
Sen Hakk'a âşıkısan Hak sana kapu açar
Ko seni beğenmeği varlık evini bir yık
Hâs u âm mutî asi dost kulıdur cümlesi
Kime eydibilesin gel evünden taşra çık
Yunus'un bu dânişi genc-i nihan sözidür
Dosta âşık olanlar iki cihandan fârik
Yunus Emre
İşitin ey yarenler aşk bir güneşe benzer
Askı olmayan kişi misali tasa benzer
Taş gönülde ne biter dilinde Ağu tüter
Nice yumsak söylese sözü savaşa benzer
Aşkı var gönlü yanar yumsanir muma döner
Taş gönüller kararmış sarp katı kışa benzer
Ol sultan kapısında hazreti tapisinda
Asıkların yıldızı her dem çavuşa benzer
Geç Yunus endişeden gerekse bu piseden
Ere aşk gerek evvel ondan dervişe benzer
Canım feda olsun senin yoluna
Adı güzel kendi güzel Muhammed
Şefaat eyle bu kemter kuluna
Adı güzel kendi güzel Muhammed
Mumin olanları çoktur cefası
Ahirette çıkar zevk-ü safası
Onsekiz bin alemin Mustafa'si
Adı güzel kendi güzel Muhammed
AşıkYunus n'eyler cihanı sensiz
Sen hak peygambersin şüphesiz Şeksiz
Sana uymayanlar gider imansiz
Adı güzel kendi güzel Muhammed (SAV)
Yunus Emre
Eşkere kıldum bugün pinhânumı
Can virüben buldum ol cânânumı
Can gönül hayran kalupdur mâşuka
Mâşukıla sürerem devranumı
Kânı buldum n'iderem ben ayruğı
Yağmaya virdüm bugün dükkânumı
Yir benümdür gök benümdür arş benüm
Gör nicesi germişem sayvânumı
Yunus oldıysa adum pes ne aceb
Okuyalar defter ü divanumı
Yunus Emre
Niçeler bu dünyada günâhını yuyamaz
Ömrü geçer yok yire iy dirîgâ tuyamaz
Bir niçe kişilerün gaflet gözin bağlamış
Hak yolına dirisen bir yufkaya kıyamaz
Bu dünya bir gelindür yeşil kızıl donanmış
Kişi yeni geline bakubanı toyamaz
Var imdi miskin Yunus uryan olup gir yola
Yüz çukallu gelürse yalıncağı soyamaz
Yunus Emre
Mânâ eri bu yolda melûl olası değil
Mânâ duyan gönüller hergiz ölesi değil
Ten fânidir can öImez gidenler geri gelmez
Ölur ise ten ölur canlar ölesi değil
Cevher seven gönüller yüz bin yol eder ise
Hak'dan nasib olmasa nasib olası değil
Sakıngıl yârin gönlün sırçadır sımayasın
Sırça sındıktan geri bütün olası değil
Yaratdı Hak dünyayı Muhammed dostluğuna
Dünyaya gelen gider bâki kalası değil
Yunus Emre
Yârab bu ne derddür derman bulınmaz
Ya bu ne yaradur zahmi belürmez
Benüm garib gönlüm aşkdan usanmaz
Varur aşka düşer hiç bana dönmez
Döner gönlüm bana öğüt virür hoş
Âşık olan gönül aşkdan usanmaz
Âşık ki cana kaldı âşık olmaz
Canın terk itmeyen mâşukı bulmaz
Âşık bir kişidür bu dünya malın
Âhıret korkusın bir pula saymaz
Âşık öldi diyü salâ virürler
Ölen hayvan durur âşıklar ölmez
Bu dünya ol âhıretden içerü
Âşıkun yiri var kimesne bilmez
Erenler meydanı arşdan yücedür
Salarlar çevgânı tup belürmez
Yunus bu tevhide gark oldı gitti
Girü gelmekliğe aklı dirilmez.
Yunus Emre
Aşk İmamdur Bize Gönül Cemaat
Aşk imamdur bize gönül cemaat
Kıblemüz dost yüzi dâimdür salât
Dost yüzni göricek şirk yağmalandı
Anunçün kapuda kaldı şeriat
Gönül secde kılur dost mihrabında
Yüzin yire urup kılur münâcat
Biz kimse dinine hilâf dimezüz
Din tamam olıcak toğar mahabbet
Toğrulık bekleyen dost kapusında
Gümansız ol bulur ilâhı devlet
Yunus Emre
Yâ İlâhî Ger Sual Etsen Bana
Yâ İlâhî ger sual etsen bana
Bu durur anda cevabım uş sana
Ben bana zulm eyledim ettim günah
N'eyledim n'ettim sana ey padişah
Ben mi düzdüm beni sen düzdün beni
Pür ayıp nişe getirdin ey Ganî
Gözüm açıp gördüğüm zindan içi
Nefs ü hevâ pür dolu şeytan içi
Haps içinde ölmeyeyim deyü aç
Mismil ü murdar yedim bir iki kaç
Nesne eksildi mi mülkünden senin
Geçti mi hükmüm ya hükmünden senin
Rızkını yiyip seni aç mı kodum
Ya yiyip öynünü muhtaç mı kodum
Geçmedi mi intikamın öldürüp
Çürütüp gözümü toprak doldurup
Kıl gibi köprü yaparsın geç deyü
Sen seni gel dûzahımdan seç deyü
Kıl gibi köprüden âdem mi geçer
Ya düşer ya dayanır yahud uçar
Kulların köprü yaparlar hayr içün
Hayrı budur kim geçeler seyr içün
Tâ gerek bünyâdı muhkem ola ol
Ol geçenler eydeler uş doğru yol
Terzi kurarsın hevâset dartmağa
Kasd idersin beni oda atmağa
Terezî ana gerek bakkal ola
Yâ bezirgân tâcir ü attar ola
Çün günah murdarlarun murdarıdur
Hazretinden yaramazlar kârıdur
Sen basirsin hod bilürsün hâlimi
Pes ne hâcet dartasın âmâlimi
Değmedi hiç Yunus'dan sana ziyan
Sen bilürsün âşikâre vü nihan
Bir avuç toprağa bunca kıyl ü kal
Neye gerek iy kerim-i zül-celâl
Yunus Emre
Hakikatün Mâ'nîsin Şerhile Bilmediler
Hakikatün mâ'nîsin şerhile bilmediler
Erenler by dirliği riya dirilmediler
Hakikat bir denizdür şeriat anun gemisi
Çoklar gemiden çıkup denize dalmadılar
Bunlar geldi kapuya şeriat tutdı turur
İçerü girübeni ne varın bilmediler
Dört kitabı şerh iden âsidür hakikatde
Zîre tefsir okuyup mâ'nîsin bilmediler
Yunus Emre
Arayı arayı, bulsam izini
izinin tozuna, sürsem yüzümü
Hak nasip eylese, görsem yüzünü
Ey sevdiğim gönül arzular seni
Yitirdim o dostu, bilmem ne yanda
Sevgisi gönülde, muhabbet canda
Yarin mahşer günü, ulu divanda
Ey sevdiğim gönül arzular seni
Yunus senin methin eder dillerde
Sevilirsin bütün bu gönüllerde
Ağlayı aglayı gurbet ellerde
Ey sevdiğim gönül arzular seni
Yunus Emre
Dünya umruna meyleni verme
Sen de kurtulmazsın ecel elinden
Ben filanım diye göğsünü germe
Sen de kurtulmazsın ecel elinden
İskender de geldi alemi gezdi
Zaloğlu Rustem'in tahtını bozdu
Yunus balığıyla deryayı yüzdü
O da kurtulmadı ecel elinden
Söyler derviş Yunus serveti saman
Tacı tahtı aldı gitti Süleyman
Lokmanlar derdine olmadı derman
O da kurtulmadı ecel elinden
Yunus Emre
Ağla Gözüm Ağla Gayri
Ağla gözüm ağla gayri
Gönül dost gider gelmez gayri
Ne gam bunda bana bin kez ölsem
Orda ölüm olmaz ölmezem gayri
Yansın canım yansın akin oduna
Aksin kanlı yasım silmezem gayri
Beni irsad eden murşid-i kamil
Yeter bei el daha almazam gayri
Varlığım yokluğa değişmişim ben
Bu gün cana basa kalmazam gayri
Fenadan bakiye göç eder olduk
Yöneldim sol yola dönmezem gayri
Muhabbet bahrinin gavvasi oldum
Gerekmez ceyhun'a dalmazam gayri
Dilerim fazlından ayrılmıyasın
Tanrım senden özge sevmezem gayri
Şöyle aşık dilinden bunu YUNUS
Eğer aşık isem ölmezem
Yunus Emre
Bir Gün Maksadın Bulur Gerçeklik ile Gele
Ey bana iyi deyen adımı sufi koyan
Acep sufi mi olur hırka ile taç giyen
Başıma taç urundum halka sufi göründüm
Dışıma hırka giydim içim bir kuru kova
Bu dilim zikir söyler gönlüm fesat fikreyler
Git böyle mi zikreyler Hakk'i aşk ile seven
Gözüm yolun gözetmez kulak işidir tutmaz
Dilim yerinde yatmaz da'viler kılar yalan
Yunus gumansız bilir yalancı yolda kalır
Bir gün maksadın bulur gerçeklik ile gelen
Yunus Emre
Anun Keremi Çokdur Sen Etduğun Ol Etmez
Sufiyem halk içinde tesbih elimden gitmez
Dilim ma'rifet söyler gönlüm hiç kabul etmez
Hoş dervisem sabrum yok dilumde inkarum Çok
Kulağumdan gireni hergiz özüm işitmez
Görenler elim öper taç u hırkama bakar
Şöyle sanurlar beni zerrece günah etmez
Dışım dervi icum boş tatlu gözüm hoş
İlla ben etduğumi dinen densüren etmez
Yunus eksukluğuni Allah'una arz eyle
Anun keremi çokdur sen etduğun ol etmez
Yunus Emre
Aşkın Odu Ciğerimi
Yaka Geldi, Yaka Gider
Aşkın odu ciğerimi yaka geldi, yaka gider
Garip başım bu sevdayı çeke geldi, çeke gider
Kar etti firak canıma, âşık oldum sultanıma
Aşk zincirin dost boynuma taka geldi, taka gider
Sadıklar durur sözüne, gayri görünmez gözüne
Bu gözlerim dost yüzüne baka geldi, baka gider
Bülbül eder âh ü figan, hasret ile yandı bu can
Benim gönülcüğüm, ey can, çıka geldi, çıka gider
Âşık Yunus der sözleri, efgan eder bülbülleri
Dost bağçesinde gülleri, koka geldi, koka gider
Yunus Emre
Selam Olsun
Bu dünyadan gider olduk
Kalanlara selam olsun
Bizim için hayır dua
Kılanlara, selam olsun
Ecel büke belimizi
Söyletmeye dilimizi
Hasta iken halimizi
Soranlara, selam olsun
Tenim ortaya açıla
Yakasız gömlek biçile
Bizi bir asan vech-ile
Yunanlara, selam olsun
Azrail alır canimizi
Kurur damarda kanımız
Yuyacağın, kefenimiz
Saranlara, selam olsun
Sala verile kasdımıza
Gider olduk dostumuza
Namaz için üstümüze
Duranlara, selam olsun
Dünyaya gelenler gider
Hergiz gelmez yola gider
Bizim halimizden haber
Soranlara, selam olsun
Miskin Yunus söyler sözün
Yas doldurmuş iki gözün
Bizi bilmeyen ne bilsin
Bilenlere, selam olsun
Yunus Emre
Ali Almış Sancağını Eline
Ali almış sancağını eline
Çekilip giderler mahşer yerine
Hasan'ı Hüseyn'i almış yanına
Ah ümmetim deyu ağlar Muhammed
Kıyamet kopıcak canlar uyanır
Kamil derviş mürşidine dayanır
Yüzün yere koymuş Hak'ka yalvarır
Ah ümmetim deyu ağlar Muhammed
Üryan olmuş yatar o zayıf tenler
Sararmış benizler söylemez diller
Mahşer yerine cem olmuş erenler
Ah ümmetim deyu ağlar Muhammed
Yunus eder gelin kadrin bilelim
Fırsat elde iken tevhid edelim
Ruhu için salavat getirelim
Ah ümmetim deyu ağlar Muhammed
Yunus Emre
Şol Cennetin
ırmakları
Akar Allah deyu deyu
Çıkmış İslam bülbülleri
Öter Allah deyu deyu
Salınır Tüba dalları
Kur'an okur hem dilleri
Cennet bağının gülleri
Kokar Allah deyu deyu
Kimi yiyip kimi içer
Hep melekler rahmet saçar
İdris nebi hulle biçer
Diker Allah deyu deyu
Altındandır direkleri
Gümüştendir yaprakları
Uzandıkça budakları
Biter Allah deyu deyu
Aydan arıdır yüzleri
Misk-ü amberdir sözleri
Cennet'te huri kızları
Gezer Allah deyu deyu
Hakka aşık olan kişi
Akar gözlerinin yaşı
Pür nur olur içi dışı
Söyler Allah deyu deyu
Ne dilersen Hak'tan dile
Kılavuzla gir bu yola
Bülbül aşık olmuş güle
Öter Allah deyu deyu
Açıldı gökler kapısı
Rahmetle dolu hepisi
Sekiz Cennet'in kapısı
Açar Allah deyu deyu
Rıdvan-dürür kapı açan
İdris-dürür hulle biçen
Kevser şarabını içen
Kanar Allah deyu deyu
Miskin Yunus var dostuna
Koma bu günü yarına
Yarın Hakk'ın divanına
Varam Allah deyu deyu
Yunus Emre